Rock ‘N’ Roll Nereye Kaçtı Ama?

Bugün biraz değişik bir yazıyla karşınıza çıkmaya karar verdim. Toplumsal ve siyasi konulara nazaran daha farklı, ama benzer bir şekilde beni düşündürüp etkileyen bir konu. Önceki yazılarımdan birinde kendi kendimi müzisyen olarak tanımladığımı söylemiştim fakat hayatım boyunca en fazla dinlediğim ve bundan dolayı bana en fazla dokunan müzik türünün rock müzik olduğundan bahsetmemiştim. Tam da bundan dolayı, bugün rock müziğin günümüzdeki konumundan bahsetmek istiyorum.

 

1950’lerin başında olgunlaştığından beri türlü türlü formlara girerek birkaç yıl öncesine kadar popüler kültürde anahtar bir yere sahipti rock müzik. “Neden ‘sahipti’ de ‘sahiptir’ değil?” sorusunu soracak olursa biri, uzun uzun anlatmaya ihtiyaç bile duymadan sadece günümüzdeki popüler müzikleri çalan bir radyo kanalını açıp dinlemesini söylerdim. Elektrogitar, basgitar ve bateriyle harmanlanan şarkılar artık gerçekten de bu tarz radyo istasyonlarından uzak. Red Hot Chilli Peppers’lar, Muse’lar, Green Day’ler yerlerini pop ve hip hop’a bırakmış, gözden ırak durumdalar an itibariyle.

 

Neden peki? Bu yıl boyunca kendime bu soruyu sorup durdum ve bayağı araştırma yaptım. Tarih boyunca rock müziğin tamamen yeni ve öncekinden farklı akımlarla radyolarda kalmış olduğunu farkettim. 70’lerde progresif rock, 80’lerde hard rock ve metal, 90’larda alternatif rock ve grunge, 2000’lerdeyse indie rock ve pop-punk… Bütün bu müzik türlerinin ne oldukları önemli değil; önemli olan önceki jenerasyonda solmakta olan türün yerini bir anda hiç hız kesmeden doldurmuş olup rock’un devamını getirmeleri.

 

Fakat 2010’lu yıllarda müzikteki elektronik elementlerin git gide daha da öne çıkmasıyla bir anda rock’un gidişatı sekteye uğradı, yeni ve popüler bir akım üreyemedi gibi görünüyor. Yakın zamanda Panic! at the Disco, Coldplay ve Fall Out Boy gibi gruplar popülaritelerini yitirmemelerini, maalesef ki, ancak tarzlarını “poplaştırarak” başarabilmişlerdir. Rock müziğin yeni yüzleri olarak görünen Imagine Dragons ve twenty one pilots gibi gruplarsa zaten en başından kendilerini sadece rock olarak betimlemeyip bildiğimiz geleneksel rock’tan hayli uzaktırlar. Yanlış anlaşılmasın, bu kötü oldukları anlamına elbette gelmez, sadece rock kategorisinin altında değildirler. Kanımca yeni ve popüler bir akım yaratmaya en çok 2013’te “AM” albümüyle Arctic Monkeys yaklaşsa da bu albümün ardı, bırakın başka grupları, kendilerinden bile gelmedi.

 

Uzun lafın kısası, her ne kadar içimi burksa da, rock müzik şu an itibariyle bir komada gibi görünüyor. Henüz “öldü” demek istemiyorum çünkü bir sonraki akımdan gerçekten umutluyum. Her ne kadar olabilecek her rock müzik türü olmuş gibi gelse de bir yerlerde bütün dünyayı şaşırtacak bir sürü grubun var olduğuna inancım tam çünkü düşününce geçmişte de yeni çıkan akımları büyük ihtimalle kimse hayal bile edememişti, tıpkı şimdi olduğu gibi. Yeni akımın neler getireceği hakkında en ufak bir fikrim yok ama diyeceğim şu ki bizim rock son kozlarını henüz oynamamış olabilir belki de…

 

2 yorum

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir