Boeing 737 MAX Kaosu

Havacılık dünyası Boeing 737 MAX 8 uçağı ile sarsılıyor.

 

Bundan yaklaşık bir hafta önce, 10 Mart Pazar günü, Etiyopya Hava Yolları 302 sefer sayılı Boeing 737 MAX 8 uçağı, Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’dan, Kenya’nın başkenti Nairobi’ye uçacak şekilde planlanmıştı. Uçağın kalkıştan 6 dakika sonra Addis Ababa’nın yaklaşık 25 kilometre kuzeydoğusuna düşmesi havacılık dünyasında büyük bir kaos yarattı. Uçakta 22’si Birleşmiş Milletler personeli olmak üzere toplam 157 kişi bulunuyordu.

 

Etiyopa Hava Yollarının kazası neden bu kadar ciddi?

Üzüntüyle hatırlatmak isterim ki, geçtiğimiz Ekim ayında Endonezya’nın Lion Air şirketine ait bir 737 MAX 8 uçağı, yine kalkıştan kısa bir süre sonra, uçuş göstergelerinin hatalı veriler vermesiyle gizemli MCAS sistemini devreye sokup Java Denizi’ne düşmüştü. Lion Air ve MCAS hakkındaki makaleme buradan erişebilirsiniz.

 

Henüz bir yaşını doldurmamış iki aynı uçak tipinin 4 buçuk ay arayla kalkıştan sonra düşmesi akıllara doğal olarak “Acaba bu uçakta bir sorun mu var?” sorusunu getirirken; birçok otorite, pilot, kabin memuru ve özellikle yolcularda kaygı uyandırıyor.

 

Etiyopya Hava Yolları ET302 uçuş verileri

Veriler Flightradar24 sisteminde ADS-B (uydu) sinyallerinin kesilme anına kadar gösterilmektedir.

Grafikler: BBC | Türkçe çeviri: Onat Ataman

 

Yukarıdaki iki grafiğe baktığımızda istikrarsız bir tırmanış profili görüyoruz. Normal bir tırmanış profili, irtifa ve zaman değişkenleriyle pozitif bir bağıntı kurar. Uçak kalkıştan sonra tırmanışa geçmesine rağmen sonrasında dalgalanma yaratıyor.

 

Lion Air JT 610 uçuş verileri

Lion Air kazasındaki PK-LQP tescilli uçağın dijital uçuş verileri.

 

Şu grafikte ise Lion Air kazasının ön raporundan aldığım, uçuş veri kaydedicisinin topladığı çeşitli parametreleri görüyoruz. Burada odaklanmamız gereken en altta sarı ile renklendirdiğim irtifa parametreleri. Tıpkı Etiyopya Hava Yollarındaki gibi, Lion Air kazasında da uçağın irtifası kalkıştan sonra yükselip alçalıyordu (kaptan ve ikinci pilotun göstergelerinin uyuşmazlığı da cabası).

 

Veriler bize, Etiyopya Hava Yolları ve Lion Air kazaları arasında bir benzerlik olduğunun açık ve net olduğunu gösteriyor. Fakat korelasyon her zaman nedensellik belirtmez. Etiyopya Hava Yolları kaza uçağının kara kutuları (uçuş veri kaydedicisi ve kokpit ses kaydedicisi) kurtarılmış olmasına rağmen ön rapor çıkarılmadan “Etiyopya Hava Yollarının kaza nedeni Lion Air’ınkiyle aynı” demek doğru olmaz.

 

MAX’a karşı tutum

11 Mart pazartesi günü Çin, MAX operasyonlarını durduran ilk ülke oldu. Çin’in bu adımının ardından Endonezya, Güney Kore ve Tayland gibi birçok Asya ülkesi de aynı kararı aldı. Ülkelerin bu denli çarpıcı kararlar almasına rağmen Boeing MAX’a olan güveninden vazgeçmiyordu.

 

12 Mart salı günü şirket yaptığı açıklamada, 737 MAX’ın emniyetine güvenlerinin tam olduğunu ve operasyonlarını durduran hava yollarına şu aşamada herhangi bir yönlendirmenin olmayacağını belirtmişti.

 

Amerikan Federal Havacılık İdaresi incelemeleri doğrultusunda, Boeing 737 MAX’ın sistematik bir performans sorunu göstermemesinden ötürü uçağın ABD hava sahası içerisindeki operasyonlarını durdurmak için bir temel oluşturmadığını dile getirmişti. MAX’ın uçuşa elverişliliğini etkileyen herhangi bir sorun tespit edilmesi durumunda, derhâl uygun bir şekilde harekete geçeceklerini de eklemişlerdi.

 

Aynı gün içinde Birleşik Krallık Sivil Havacılık Otoritesi ise uçuş verilerinden yeterli bilgileri olmadıklarından dolayı, 737 MAX operasyonlarını Birleşik Krallık hava sahasından geçici bir süreliğine tedbir amaçlı men etmişti. Bu sırada İngiltere’ye doğru olan uçuşlar, bulundukları konumdan kalktıkları meydana geri dönmek zorunda kaldı. Bu uçuşlar arasında Türk Hava Yollarının İstanbul’dan havalanan iki uçağı da bulunuyordu.

 

İstanbul’a havada geri çevrilen iki uçaktan bir tanesi. İstanbul-Gatwick seferini yapan THY’nin 737 MAX 8 uçağı.
Grafik: Flightradar24

 

Yine 12 Mart Salı günü, çeşitli Avrupa ülkelerinin art arda hava sahalarını MAX’lara kapatması, Avrupa Havacılık Güvenliği Kurumunun da Avrupa hava sahası içindeki tüm MAX operasyonlarını askıya almasıyla sonuçlandı. ABD ve Boeing, dünyada birçok ülkenin ve otoritenin bu uçak tipine karşı tutumlarına ve hatta kendi senatörlerinin baskılarına karşın direncini sürdürüyordu.

 

Bu direnç ertesi gün, yani 13 Mart Çarşamba günü kesildi. Amerikan Federal Havacılık İdaresi yöneticisi Daniel Elwell yaptığı açıklamada, Lion Air ve Etiyopya Hava Yolları kazalarında benzerlik olduğunu belirterek MAX operasyonlarının ABD hava sahası içerisinde durdurulmasını emretti. Boeing de idarenin kararını destekleyerek “ihtiyat bolluğu nedeniyle ve uçan halkı güvence altına almak için” serviste olan 371 adet Boeing 737 MAX uçaklarının tümünün operasyonlarını durdurdu.

 

 

Hava yolları nasıl etkilenecek?

Boeing 737 uçak tipi her hava yolunun olmazsa olmazıdır. Kısa veya orta mesafe uçuşlar için kullanılan bu uçak tipinin üretimi 1966’da “737 klasik” ile başlamış, sonra “737 NG” (gelecek nesil) ile devam etmiş ve en son “737 MAX” 2016’da piyasaya sunulmuştur. 50 yılı aşkın bir süredir verimliliği, konforu ve neredeyse mükemmel bir güvenlik kaydı olan bu modelin son serisinin durdurulması, filosunda mevcut olan hava yolları için milyonlarca dolar zarara sebep olacaktır.

 

ABD’deki Southwest Hava Yollarını ele alalım. Filosu sadece Boeing 737 modellerinden toplam 754 uçaktan oluşmaktadır. Bunlardan 34 tanesi ise MAX serisinden ibarettir. Basit bir hesaplama yapalım:

  • 34 uçağın birinin bakımda olduğunu farz edelim. Elimizde 33 MAX var.
  • 33 MAX’ın her biri günde 4 sefer yapsa, bu toplam 132 sefer eder.
  • 132 seferin her birinde 122 yolcu olsa, günde 16.104 yolcu taşınmış olur.
  • 104 yolcu bilet için ortalama 147 dolar ödese, günde yaklaşık 2,4 milyon dolarlık gelir olur.

Not: Bu hesaplama, yolcu sayısını 2018, bilet ücretini 2017 yılından baz alarak yapılmıştır.

 

2018 verilerine göre yaklaşık 57.000 çalışanı olan bir şirketin günde 2,4 milyon dolar kaybetme gibi bir lüksü yoktur. Bu denli zararlar filosunda 737 MAX serisini barındıran tüm hava yolları için geçerlidir. Size garanti ederim ki bu tür bir zararı en aza indirmek için şirketler fazladan uçak kiralamayı düşüneceklerdir.

 

Peki ya aylar öncesi verilen MAX siparişleri ne olacak? Hava yolları siparişlerini azaltmayı veya tamamen vazgeçme kararı alırsa bunun için de yüklü bir ücret ödemek zorunda kalacaklar.

 

25 Şubat – 3 Mart tarihleri arasındaki tüm Boeing 737 MAX seferleri.
Grafik: Flightradar24

 

Boeing aylardır, Lion Air kazası akıbetinde, MAX serisi için yeni bir yazılım güncellemesi üstünde uğraşıyor. Manevra Karakteristiklerini Pekiştirme Sistemi (MCAS), uçuş kontrol yasası, kokpit göstergeleri, kullanım kılavuzları ve mürettebat eğitimlerini içeren bu güncellemenin acilen tamamlanması ve yürürlüğe girmesi gerekiyor.

 

Etiyopya Hava Yolları uçağının kara kutularındaki veriler şu an Paris’te incelenmekte fakat ne zaman resmî bir rapor paylaşılacağı konusunda henüz mevcut bir bilgi yok.

 

***

 

Havacılık dünyası için kapkara bir hafta oldu bu geçen hafta. Her zaman olduğu gibi, böylesine korkunç bir olay, her gün yolcuların güvenliğini sağlayan binlerce profesyonelin sergilediği olağanüstü çalışmayı gölgede bırakıyor.

 

Sektörün, bulabileceğimiz her türlü risk ve hatayı düzeltmesi çok önemlidir. Bu yüzden, arka arkaya meydana gelen iki 737 MAX felaketini yakından incelemeli ve resmî bulguların açıklanmasının ardından sağlam dersler çıkarmak için çok çalışmalıyız.

 

Unutmayın ki, uçmak, geçen hafta olduğu gibi bugün de en güvenli ulaşım yollarından biridir.

 


 

Kapak fotoğrafı: https://www.bbc.co.uk/news/business-47514289?fbclid=IwAR1MoacZVwgkh_CLE3dKBYbVhRsAuZSo0nEPjvm_biuEvkjFQlunDfQbntI

2 yorum

  1. Her zamanki gibi çok güzel bir yazı olmuş Onat. Merak ettiğim bir şey var, her ne kadar kaza hakkındaki resmi rapor paylaşılmamış olsa da, uçağın hangi bölümlerindeki problemlerin kazadan sorumlu olduğu hakkında tahminler var mı?

    1. İlkut çok teşekkür ederim. Lion Air kazasındaki gibi, uçuş verilerini ölçen cihazlarda sorun olabilme ihtimali konuşuluyor. Bir başka söylenti ise yatay stabilatörün açısını kontrol eden vidanın, pilotların yaptığı kontrol uygulamalarını düzgün şekilde algılamadığı. Tahminlerin arasında “pilot hatası” diyenler de var. Fakat gördüğüm kadarıyla en büyük ‘suç’, bu iki kazadan önce çok bilinmeyen MCAS sistemine atılıyor. Henüz resmî bir açıklama yapılmadan kazanın nedeni hakkında spekülasyon yaratmayı soruşturma uzmanı olmadığımdan ve özellikle pilotlara, yolculara ve ilgili makamlara olan saygımdan dolayı şahsen doğru bulmuyorum. Tam olarak ne olduğunu ancak resmî rapor çıktıntan sonra öğreneceğiz.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir