Geçen haftalarda yazdığım “Karma Çiftler ve Çocuk Okutma Sorunsalı” adlı makale benim için çok değerli ve kişisel bir konu üzerineydi. Yazı çıktığından beri tanıdığım, tanımadığım onlarca kişi bana ulaştı, aynı durumda olduklarını veya durumlarının tamamen farklı olduğunu, yine de haklarını, yani kimliklerini alamadıklarını söylediler. Bazıları için endişe çocuklarıydı. Çocuklarının belki de AB kimliğine asla sahip olamayacağı düşüncesi insanları korkutuyordu, çocuklarının geleceği için endişelendiriyordu.
Beni aslında en çok şaşırtan ve üzen de bana ulaşanların ‘’Ne yapabiliriz?’’ diye gelmesi oldu. Şaşırdım, çünkü bu kadar fazla insanın aynı durumda olduğunun somutluğunu yeni anladım. Üzüldüm, çünkü maalesef bu kadar insan aynı sorunu yaşıyor, bir şeyleri çözmeye uğraşıyorken, gidecekleri tek bir devlet yetkilisi, danışacakları bir tek kurum yok. Özellikle Kıbrıs’ta bu konu böylesine büyük bir sorunken birileri neden yardım etmeye uğraşmıyor, neden konuyu araştırıp ‘’Ben buradayım. Gelin, size yol göstereceğim.’’ demiyor cidden anlayamıyorum.
Gerçi nedenini anlamak pek de zor değil. Kıbrıs’ta (maalesef) sık yaşanır, herkes bir sorundan yakınır ama kimse çözmek için adım atmaya yanaşmaz. En azından çoğunlukla böyle oluyor. O yüzden aynı sorunlardan aylarca, yıllarca, duymaktan bıkana kadar yakınıyoruz ya.
Ben kimlik konusunda böyle olmayacaktım tabii. Kimlik sorunu beni ve ailemi yaklaşık 15 sene uğraştırmışken yerimde oturup ‘’Hakkım var ama kimliğim yok.’’ diye ağlayamazdım. Ben de gittim Avrupa Birliği İnsan Hakları Komisyonuna ve Avrupa Birliği Temel Haklar Kuruluna yazdım. Babam yıllardır teşvik etmişti aslında, cesaretimi ancak şimdi toparlayabiliyorum.
Uzun uzun Kıbrıs’ın iki tarafındaki olayları, yıllardır yaşadıklarımı ve bir sürü daha insanın haklarını alamadığından bahsettim. Cevap alır mıyım, almaz mıyım bilmiyorum. Belki de hiç alamam. Belki ne Komisyon, ne Temel Haklar Kurulu 19 yaşında, küçük bir adanın tanınmamış vatandaşını umursamayacak. Ben yine de denemeye devam edeceğim. Ettikçe de buraya, Tabella’ya yazacağım.
Konusu açılmışken…
Tabella’ya yazmanın önemini işte tam bu noktada anladım. Yazdıkça, anlattıkça birileri bana ulaştı; ya fikirlerini paylaşmak için, ya da sorunlarına çare bulmak için. Anlatmak, paylaşmak burada öne çıkıyor işte. Kime, nasıl yardım edebileceğiniz belli olmuyor ama edebiliyorsunuz. Siz de genç bir Kıbrıslı iseniz, düşünceleriniz ve fikirlerinizi paylaşacak bir yer istiyorsanız lütfen bize katılın ve Tabella’ya yazın. Yazın ki, insanlar Kıbrıs’ın gençlerini ve geleceğe ışık tutan fikirlerini görmüş olsun.
Fotoğraf için tıklayınız.
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası bu konuyla ilgileniyor, Lefkoşa’da yer alan ofislerini ziyaret et ve Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı için dilekçe doldur lütfen