Eğitim ve Kültürde Dibe Vurduk

1960 yılına kadar Kıbrıs adasında İngiliz idaresi vardı.

 

Lise mezunu herkes, ister Türk ister Rum olsun, iyi seviyede İngilizce bilirdi.

 

Tüm resmî kurumlarda kılık kıyafet düzeni ve denetimi vardı.

 

Toplumu devlet dairelerinde süründürme anlayışı hakim değildi.

 

İngilizler 1960 yılında adadan gitti ve iki toplumlu devlete geçildi. Sonrasında Kıbrıslı Türkler kendi bölgelerine çekildi ve kendi yönetimlerini kurdular.

 

1974 yılına kadar adada İngilizlerden kalan gelenekler bozulmamış ve devam etmişti. Terfiler “yeteneğe” göre yapılırdı. Yani doğru yere doğru kişi atanırdı. Okullarda İngilizce ağırlıklı olarak verilmeye devam etti.

 

Fakat son 20-25 yıl içerisinde Kıbrıs Türk toplumunun eğitim ve kültür düzeyinde ciddi değişim yaşandı. Ne yazık ki bu değişim kötü yönde oldu.

 

Bunun nedeni ise başarısız siyaset ve yanlış eğitim politikaları.

 

Eğitim ve kültür başta olmak üzere her konuda gerileme dönemine girdik. “Okuma yazma oranımız çok yüksek.” diye övünenlere pek aldırmamak gerekiyor. Toplum olarak hırslarımız bizi yok ediyor.

 

Liseyi geçtim, üniversite mezunu kaç genç derdini anlatabileceği bir kompozisyon yazabiliyor Ülkemizdeki kaç gencimiz tarihî eserlerimizi biliyor? Ülkemizdeki kaç gencimiz “sanat” ve “çevre” kavramını genel olarak tanımlayabiliyor? Üniversiteden mezun olan kaç gencimiz kendini rahatça ve doğru kelimelerle ifade edebiliyor? Üniversite bitiren kaç genç okuduğu bölümde iş bulup çalışıyor?

 

Peki neden?

 

Siyasetçilerimiz siyaseti bilmiyor, onun için.

Siyasetin işleyişi “çağ” dışı olduğu için.

Siyaset, ülkeye hizmet için değil, kişisel çıkarlar üzerinden yürütüldüğü için.

 

İşte bu sebeplerden ülkemiz her konuda her geçen gün geriye gidiyor. Halkın devlete güveni kalmadı. Unutmamalıyız ki bir toplumda eğitim gerilemiş ve eğitim sistemi çökmüşse o toplum geriye gitmiş demektir…

 

Mesleğini seven, kültürlü, saygılı, araştırmacı gençler yetiştirmek için çabalayan tüm öğretmenlerimizi saygıyla selamlarım.

 

Öğretmenlik “fedakârlık” gerektirir. Öğretmenlik gönülden gelir.

 

Buna hazır olmayan kişiler başka meslek seçmelidirler.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir