Tabella: Yolculuğumuz

Sevgili Tabella,

 

Sana yazmayalı uzun bir süre geçmiş olduğunun farkındayım. Fakat inan bana bir şeyler üretmek ve ona güvenmek beklediğimden daha zormuş meğer. Sakın gücenme. Ama bugün özel bir gün. Bugün senin doğum günün.

 

Tam bir sene önce büyük bir heyecanla pazartesi sabahı senin doğuşunu görmek için uyanmıştım. Ve evet tam karşımızdaydın, herkesin fikirlerin buluştuğu bir bulut.

 

Bu 21. yüzyılın en büyük hiti olan kişisel gelişim kitapları tadında sizi bırakmak istemiyorum. Nedense bana bencil davranmayı ve toplumsal düşünmemeyi öğreten bir alana kaymış gibi hissediyorum çünkü. Ama ben size benim için en önemli sorulardan birkaçını getireceğim:
“Ben kimim?”, “Ne için varım?”, “Sadece bana ait olan bu hayattaki hedefim nedir?”…

 

Bütün bu sorulara kişisel yaklaşılabileceğinin farkındayım. Hayat birden fazla renklerle, sorularla ve cevaplarla dolu. Kendi sorumuzu yaratmak bir adımsa kendi cevabımızı bulmak bir yolculuk. Her hafta yapılacak listesiyle bu yolcuğu kısa bir süreliğine erteleyen bizler bazense sadece hedefine odaklanmak adına bu yolculuğu düşünmemeye çalışır. Ama bu hayat trafiğinin dışına çıktığımızda yine aynı sorular döner kafamızda.

 

Tabella. Tabella benim bu yolcuğumdaki güzel bir taşıt. Her hafta yayınlanan yazılarda kendimle ilgili parçalar bulduğum, tartışmak için heyecanla beklediğim konuları okuduğum ve bildiğim bir gerçek olan herkesten kendine bir şeyler katabilecek olmanın ispatı benim için. Kelimeleri boş bir kâğıtla dökerken, aklımla elim arasında gidiş mesela benim yolculuğum. Yazı yazmak o yolculuğu geciktirmiyor çünkü. Tam tersi bana dünya kadar ellerini açmış hadi dökül diyor.

 

İyi ki Tabella var. İyi ki hep bana yolcuğumuzu hatırlatan bir platform var. İyi ki özgürce sesimizi duyurabileceğimiz bir kalemiz var.

 

İyi ki doğdun Tabella. Daha nice farklı renklerin çoğaldığı, kargaşalarımızın sürdüğü sayılara.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir