KKTC’de Geri Dönüşüm

Giriş

Geri dönüşüm uzun yıllardır yürütülen projelerle birçok ülkede gerçekleştirilse de KKTC’de bu konudaki birçok çalışma başarısız olmuş, sürdürülebilinen çalışmalar ise halkın erişebilirliğinde olmamıştır. Bu nedenle de KKTC için yeni bir sürecin başlaması gerekmektedir. Geri dönüşüm, devlet eliyle değil de özel kurumlar tarafından yapılmaktadır. Geri dönüşüm çalışmalarını daha önce yapmış ve yapmakta olan birçok kurum, KKTC’de geri dönüşüm yapmanın kurumlarının maddi gücünü zarara uğrattığı gerekçesiyle bu projeleri sonlandırmış veya ücretlendirmiştir. Bu çalışmalar ne devletin, ne belediyelerin, ne de özel kurumların ücretsiz bir şekilde halka uzun yıllar boyunca hizmet veremeyeceği kadar maddi güç ve efor talep etmektedir.

 

Bu konuda başlatılacak olan yeni projelerin, şu anki sistemi analiz ederek, daha önce geri dönüşüm adına atılan adımların neden başarısız olduğunu sorgulayarak ve ekonomik destek yollarını araştırarak başlatılması gerekir. Atılacak olan adımın sürdürülebilirliği için gerek vatandaş ve belediyeler, gerekse de belediyeler arası işbirliği çok önemlidir. Geri dönüşümü halka ücretsiz bir hizmet olarak sunmak kadar, halkı bu ücretsiz hizmeti kullanmaya da bilinçlendirme yoluyla teşvik etmek gerekir. Geri dönüşümle alakalı araştırmalar ve toplantılar şu sıralar Başbakanlıkta gerçekleşmekte ve bu konular konuşulmaktadır.

 

Bu rapor, KKTC’de güncel atık yönetimini detaylı bir şekilde inceleyerek, az gelişmiş benzer devletler üzerine yapılan çalışmalar ışığında alternatif yöntemler önermeyi amaçlamaktadır.

 

Güncel Atık Yönetimi

Ülkemizde şu an atık yönetimi, çöp arabalarıyla toplanan atığın toplanıp toprağa gömülmesidir.[1] Kuzey Kıbrıs’ta düzenli katı atık bertarafı yapılan ve denetime tabi tutulan tek alan Güngör Çöplüğü’dür. Bu çöplük tüm belediyelerimiz tarafından kullanılmamaktadır. Diğer belediyelerimiz ise kendi çöp toplama alanlarını oluşturmuştur fakat bu çöp toplama alanlarının denetimi yapılamamaktadır.

 

Atıkların ayrıştırılıp geri dönüştürülmesi doğa, sağlık ve ülke ekonomisi açısından en iyi seçenektir. KKTC’de güncel olarak düzenli bir geri dönüşüm mekanizması bulunmamaktadır, fakat Turizm ve Çevre Bakanlığı Çevre Dairesi destekli toplamda yirmi geri dönüşüm firması bulunmaktadır. Bunlardan sadece beş tanesi katı atık (ambalaj) geri dönüşümü üzerine çalışmaktadır ve geri dönüşüm yapan firmalara gerekli finansal ve lojistik destek verilmemektedir. Bu da geri dönüşüm firmalarının yeterli üretkenlikte çalışmamasına sebep olmaktadır. Şu ana kadar KKTC’de geri dönüşümü en etkili yapılan atık türü akü ve metal atıklardır; bu tip atıklar üzerine yoğunlaşan bakanlık izinli dört firma bulunmaktadır.[2]

 

Yanlış Atık Bertarafının Etkileri

Atık bertarafının olabildiğince doğru yapılması ve denetlenmesi ülkede halk ve çevre sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. KKTC’de katı atıklar iki şekilde bertaraf edilir: Kontrolsüz çöp toplama alanlarında yakılarak veya Güngör Çöplüğü’nde toprağa gömülerek. İki yöntemin de halkta ve çevrede yarattığı etkiler birçok bilimsel araştırma ile kanıtlanmıştır.[3][4]

 

Katı atıklar yakıldığında, havaya sera gazları (karbondioksit, azot dioksit, metan gazı) ile birlikte atıkların tipine bağlı olarak toksinler de yayılır. Bu toksinler, atık bertarafı yapılan bölgelerdeki halka büyük risk teşkil etmektedir. Bu gazları solumak oldukça tehlikelidir; atık bertaraf tesislerinin yakınlarında, normale nazaran daha zayıf bebeklerin doğumunda artış olduğu gözlemlenmiştir. Atık bertarafından yayılan toksinler benzer şekilde sinir sistemi, akciğerler, kalp ve karaciğer gibi organlara zarar vermektedir; çalışmalar bu gazları solumanın kanser gibi ağır hastalıklara yol açabileceğini göstermiştir.[5] Yakılma yöntemi her ne kadar kontrollü Güngör Çöplüğü’nde yapılmasa da, kontrol edilmeyen yerel çöplüklerde, gerek doğal sebeplerden dolayı, gerekse insan kaynaklı yakılma işlemi gerçekleşmektedir.

 

Atıkların toprağa gömülmesi yakmaktan daha çevreci bir yöntem olarak görünse bile, yakmak ile bağdaştırılan etkilerin çoğu bu yöntemle de görülebilir. Toprağa gömülen atıkların doğada kaybolması dekompozisyon (çürüme) denen bir tepkimeye bağlıdır. Güncel olarak toprağa gömülen atıkların çoğu sentetiktir; dolayısıyla bu süreç en az 2 ay, en fazla 250 yıl alır. Strafor ve teneke gibi atıklar ise doğada çözünmemektedir.[6] Bu süreçte atıkların açığa çıkardığı birçok kimyasal, yağmur suları vasıtası ile çevre alanlara, tarım arazilerine ve su yataklarından dolaylı olarak evlere iner.[5]

 

Her ne kadar Güngör Çöplüğü’ndeki tesis, atıkların gömülmesi ile ortaya çıkan gazlardan biri olan metan gazını toplayıp yakarak enerji üretimi yapmaya uygun olsa da ekipman eksikliğinden dolayı bu işlem gerçekleşmemektedir.[7]

 

Tıbbi atıklar, patolojik atıklar, kesici-delici katı atıklar ve enfekte atıklar olarak 3 farklı başlık altında incelenir. Çeşitli kimyasallar içeren bu atıkların toprağı kontamine etmesi, yağışlarla bu atıkların tarım alanlarındaki toprağa yayılması ve elde edilen ürünleri halkın tüketmesi insan sağlığını etkileyebilecek potansiyeldedir. Bu atıkların gömülebilmesi adına ilk önce sterilizasyon yapılması gerekirken, Kıbrıs Gazetesi’nde yayınlanan bir habere göre KKTC’de 2015-2018 arası sterilizasyon adına AB fonundan yararlanarak alınan makinenin hiçbir tıbbi atık veya tehlikeli atık (miadı geçmiş ilaçlar vb.) adına kullanılmamış olduğu,[8] Yenidüzen gazetesinde yayınlanan habere göre ise 2018 yılından itibaren ise bu makinenin sadece hastanelerden çıkan tıbbi atıklar için kullanılabildiği ve hâlen daha eczanelerden çıkan tarihi geçmiş ilaçlar için uygulanmadığı bahsedilmiştir.[9]

 

İdeal Atık Yönetimi ve Avantajları

Yapılan birçok araştırma, gelişmekte olan ülkelerde uygulanabilir en kârlı ve çevre dostu yöntemin, döngüsel ekonomi olduğunda karar kılmıştır.[10] Döngüsel ekonomi, kaynakların ürün imalatında kullanıldıktan sonra geri dönüştürülmesini veya yeniden kullanılmasını öngören bir uygulamadır. Doğal kaynaklar, piyasaya girecek ürünlerin imalatında kullanılır; tüketici tarafından tüketilir ve (geri dönüşüm veya tekrar kullanım ile) geri kazanılır (Şablon 1).

 

Şablon 1. Döngüsel ekonomi

 

KKTC’de döngüsel ekonominin uygulanması, yerleşim yerlerine belirli atık toplama ve ayrıştırma noktalarının yerleştirilmesi ile başlanabilir. Yerel yönetimler (belediyeler, muhtarlıklar vb.) iş birliği veya “atık başına ödül” sistemi ile haftanın belirli günleri atıkları toplayıp ve Çevre Koruma Dairesi izinli geri dönüşüm firmalarına dağıtabilir. Atıklar böylece geri dönüştürülüp piyasaya yeniden sunulur. Bu uygulama birçok belediyemizde toplama ve ayrıştırma sürecinin zorluğundan ötürü engele takılsa da diğer ülkelerde bulunan örneklerle bu süreç maddi olarak daha uygun hâle getirilebilir.

 

Döngüsel ekonomilerin işleyişinde tekrar kullanım büyük rol oynamaktadır. Naylon poşet, kağıt bardak, plastik kaşık/çatal gibi ürünler “tek kullanımlık ürünler” kategorisinin başında gelmektedir. Tek kullanımlık ürünler yerine yeniden kullanılabilecek ürünlerin kullanılması ve bunun devlet tarafından teşvik edilmesi gerekmektedir. Gelişmiş ülkelerde bu teşvik tek kullanımlık plastiklerin üretim ve satışını vergilendirmek veya standart bir ek ücret biçmek ile sağlanmaktadır.[11] Kuzey Kıbrıs’ta da 2012 Çevre Yasası’na bağlı olarak 2018 yılında benzer bir girişim başlatılmış ve alışverişlerde kullanılan naylon poşetler için poşet başına 25 kuruş koyulmuştu.[12] Bu girişim güzel bir başlangıç olsa da, uygulama kısmında sınıfta kalmıştır. Poşet başına biçilen ücret yetersiz olmakla beraber, halkı alternatiflere teşvik etmek yerine poşet paralarını -hoşnutsuz bir şekilde olsa da- ödemelerine sebep olmuştur. Ayrıca bu yasak, paketlenmiş ürünler, meyve-sebze poşetleri ve benzeri ürünler üzerine hareket etmekte yetersiz kalmıştır. Kuzey Kıbrıs’ta tek kullanımlık ürünler için başka bir girişim ise yapılmamıştır.

 

Döngüsel ekonominin Kuzey Kıbrıs’ta başlatılması ilk etapta maliyetli olsa da araştırmalar bu sistemin ekonomik büyüme ve toplum yapısı üzerindeki olumlu etkileri gözlemlemiştir.[13] Döngüsel ekonominin getirdikleri, sadece atık yönetimi hususunda etkili bir uygulama değildir; güncel atık yönetiminin yerini alarak yaşam kalitesini şüphesiz arttıracaktır.

 

Atılacak Adımlar

Kuzey Kıbrıs’ta döngüsel ekonomiye geçiş için başlangıç noktaları belirlenmeli, halkın iş birliği ve devletin desteği ile çevreye duyarlı adımların atılması gerekmektedir. Toplum bilinci, döngüsel ekonominin uygulanmasında kilit rol oynamaktadır, dolayısı ile Kuzey Kıbrıs’ta toplum bilincini artıracak adımların öncelik olması gerekmektedir. Örneğin, okullarda çevreye duyarlı olmayı, geri dönüşümü ve benzeri uygulamaları öğrencilere öğretecek derslerin bulunması ve bu derslerin kreşten liseye kadar tüm yaş gruplarına zorunlu tutulması, kolay ve etkili bir seçenektir.

 

Raporun önceki kısmında bahsedildiği gibi, en basit geri dönüşüm sistemi olarak devlet dairesine atık toplama noktaları yerleştirilebilir; özelde ise geri dönüşüme teşvik için programlar başlatılabilir. Mahallelerde ise bu, gönüllü vatandaşların desteği ile gerçekleşebilir. Alternatif olarak ise Türkiye dâhil onlarca ülkenin kullandığı, atık toplama tesislerine katkı yapan insanlara getirdikleri kilo başına bir ücret ödenebilir. Böylece, yerli yönetimlere gelen maliyet en aza indirilir, ihtiyaç sahibi olan vatandaşlara da ek gelir şansı tanınır.

 

Bunların yanında, döngüsel ekonominin ülkede tamamen etkili olması için hâlihazırda işlev gören geri dönüşüm firmalarına (örneğin faaliyet-bazlı) bir teşvikin yapılması ve sektörün daha fazla firma girişi için desteklenmesi gerekmektedir.

 

Sonuç

Bu rapor, Kuzey Kıbrıs’ta güncel atık yönetiminin iyi ve kötü yönlerini inceleyerek, yapılmış araştırmaların ışığında alternatif çözüm yolları sunmayı amaçlamıştır. Raporun sonuçları şöyle özetlenebilir:

(1) Kuzey Kıbrıs’ta atık yönetimi yakma ve toprağa gömme yolları ile ele alınmaktadır. Bu yöntemlerin çevre ve sağlık bakımından (bazen ölümcül seviyede) tehlikeli olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır.

 

(2) Kaynakların tüketilip tekrar kullanım ve geri dönüşüm ile geri kazandırıldığı döngüsel ekonomi sadece çevre dostu değil, ekonomik büyüme ve toplum sağlığı açısından da kritik derecede etkili bir uygulamadır.

 

(3) Kuzey Kıbrıs’ta döngüsel ekonominin uygulanması, eğitimden başlanılarak toplumun bilinçlendirilmesi ve devlet teşviki ile kolaylaştırılabilir.


Referanslar:

[1] Çevre Koruma Dairesi. (2008). KKTC Atık Bertaraf Yönetimi Özeti. Çevre Koruma Dairesi.

[2] Çevre Koruma Dairesi. (2019). Dairemizden İzinli Firmalar. Çevre Koruma Dairesi.

[3] Kabir, R.ve Babs-Shomoye, F. (2016). Health Effects of Solid Waste Disposal at a Dumpsite on the Surrounding Human Settlements. Journal of Public Health in Developing Countries.

[4] Everaert, K. ve Baeyens, J. (2002) The Formation and Emission of Dioxins in Large Scale Thermal Processes. Chemosphere.

[5] United States Senate. (1980) Health effects of hazardous waste disposal practices, joint hearing before the Subcommittee on Health and Scientific Research of the Committee on Labor and Human Resources and the Committee on the Judiciary. United States Senate, Ninety-sixth Cong.

[6] LeBlanc, R. (2019). The Decomposition of Waste in Landfills. The Balance Small Business.

 

[7] Halkın Sesi Editörleri. (2018). Güngör çöplüğü, 6 yılda doldu. Halkın Sesi

[8] Özyağcı, M. (2018). Tıbbi atıklar, 3 yıldır toprağa gömülüyor. Kıbrıs Gazetesi.

[9] Demir, D. (2019). Tıbbı atık yığıldı. YENİDÜZEN.

[10] Ogunmakinde, O. E. (2019). A Review of Circular Economy Development Models in China, Germany and Japan. Recycling.

[11] Murray, A., Skene, K. ve Haynes, K. (2017) The Circular Economy: An Interdisciplinary Exploration of the Concept and Application in a Global Context. Journal of Business Ethics.

[12] Cansu, A. (2017). Naylon poşetler parayla satılacak. Kıbrıs Gazetesi.

[13] Murray, A., Skene, K. ve Haynes, K. (2017) The Circular Economy: An Interdisciplinary Exploration of the Concept and Application in a Global Context. Journal of Business Ethics.

 

Kapak fotoğrafları için tıklayınız (1) (2).

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir