Beş Soruda Temas Takibi

  1. Temas takibi nedir?

Temas takibi, bulaşıcı hastalıkların yayılmasını yavaşlatmak için halk sağlığı çalışanları tarafından kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde hastalığa yakalanan kişinin yakın zamanda görüştüğü veya temasta bulunduğu kişiler tespit edilir. Daha sonra, bu kişilerden semptom yaşayıp yaşamadıkları konusunda bilgi alınır ve duruma göre test yaptırmaları veya kendilerini izole etmeleri istenir. Sosyal mesafe önlemlerinin kaldırılmaya başlandığı bu günlerde temas takibi konusu özellikle akıllı telefonlar bağlamında gündeme gelmeye başladı.

 

 

  1. Teknoloji temas takibine yardımcı olabilir mi?

Teknoloji hâlihazırda hayatımızın çok büyük bir parçasıyken, kendimizi evde izole etmek durumunda kaldığımız bugünlerde daha da önemli bir rol oynamaya başladı. Aksi takdirde evden çalışmak, internet üzerinden ders yapmak, yakınlarımızla konuşmak mümkün olmazdı. Teknolojinin bu pandemideki rolü ise karantina süreciyle sınırlı kalmayacak, sosyal mesafe uygulamaları yavaş yavaş kalkarken de teknoloji önemini koruyacak.

 

Temas takibi prosedürünü akıllı telefonlarımıza taşıma konusu uzun süredir konuşuluyor. Teknoloji devleri Apple ve Google bu uğurda iş birliği yapacaklarını açıkladı. Bazı devletler Apple ve Google’dan yardım alırken, birçok devlet kendi uygulamasını geliştirip kullanacağını açıkladı.

 

 

  1. Temas takibi uygulamaları nasıl çalışıyor?

Teknolojide yaratıcılığın gerçekten sınırı yok. Bu yazıyı kısa tutmak adına sadece iki örneğe odaklanacağım.

 

QR kodu: Çin’de renklere ve QR koduna dayalı bir uygulama kullanılıyor. Uygulamayı indiren vatandaşlar kişisel bilgilerini, son on dört gün içinde seyahat edip etmediklerini ve semptomlarını uygulamaya kaydediyor. Girilen bilgiler doğrulandıktan sonra, her vatandaşa kırmızı, turuncu veya yeşil bir QR kodu veriliyor. Kırmızı kodu olan kişilerin on dört gün, turuncu kodu olanların yedi gün karantinada kalması gerekirken, yeşil kodu olanlar serbestçe dolaşabiliyor. Halka açık alanlara giriş yaparken de bu QR kodunu taramak gerekiyor.

 

Bluetooth: Google ve Apple’ın uygulaması ve kendi uygulamasını geliştirecek birçok devletin uygulaması bu yöntemi kullanacak. Bu yöntemin önemli bir avantajı gizliliğe saygı duyulması. Bluetooth konum ile değil, yakınlıkla çalışan bir sistemdir. Sanılanın aksine, Bluetooth’la çalışan temas takibi uygulamaları GPS kullanmadığı için nerede olduğumuzu takip edemez. Bu yöntemi kullanan uygulamalar, bir kişiyle yeterince yakın olduğunuzda sizin telefonunuzdan onun telefonuna Bluetooth üzerinden anonim bir anahtar gönderir. Çevrenizdeki insanların sizinle paylaştığı anahtarlar da 14 gün boyunca telefonda yüklü kalır. Eğer çevrenizdeki bir kişi hastalanırsa, sizinle paylaştığı anahtar telefonunuzda yüklü olduğu için, kişinin kim olduğunu bilmeden bir uyarı alacaksınız. Avrupa’da temas takibi uygulamalarını yüklemek tamamen isteğe bağlı olacak. Bu yöntemin iki önemli dezavantajı var. Biri akıllı telefonun gerekli olması, diğeri ise yeterince kişi uygulamayı kullanmazsa geçerli sonuçlar alınamayacak olması.

 

 

  1. Temas takibi uygulamaları etkili olacak mı?

Temas takibi uygulamalarının etiği ve gizlilik hakları o kadar büyük bir tartışma konusu oldu ki uygulamaların gerçekten etkili olup olmayacağı konusu ikinci planda kaldı. Birçok araştırma, temas takibi uygulamalarının yalnız başına o kadar etkili olmadığını, testlerin ve geleneksel temas takibinin yerini almamaları gerektiğini savunuyor. Umeå Üniversitesinden Frank Dignum ve diğer yapay zeka araştırmacılarının yaptığı çalışmaya göre, uygulamanın etkili olması için toplumun yüzde altmışından fazlasının kullanması gerekiyor. Bunun sebeplerinden biri, uygulamayı indirecek olan insanların büyük ihtimalle virüsü bulaştıracak insanlardan ziyade virüsten kaçınmak isteyen insanların olması. Tamamen gönüllü olarak kullanılacağı düşünülürse bu oldukça yüksek bir oran.

 

 

  1. Uygulamaların dışında temas takibi alternatifleri tartışılıyor mu?

Şüphesiz, temas takibi uygulamaları şu anda en çok tartışılan konu, ama uygulama yerine farklı yöntemler sunan uzmanlar da bulunmakta. Örneğin, İspanya’dan Kristof Roomp ve Nuria Oliver, uygulama yerine vatandaş odaklı bir sistem öneriyorlar (Anonymous Citizen-Driven Contact Tracing). Bu yöntemde, testi pozitif çıkan kişiye anonim bir kod verilecek. Bu kişi, kodu temasta bulunduğu kişilerle paylaştıktan sonra, kodu alan kişiler bu kodla test yaptırabilecek. Kod sayesinde gizlilik korunmuş olacak ve test yapanların anonim kalması sağlanacak. Kişi odaklı olmasının avantajı, küçük çapta daha etkili olabilmesi, fakat bu aynı zamanda bir dezavantaj çünkü bireysel olarak büyük bir sorumluluk gerektiriyor.

 


 

Kaynakça

Roomp, K. ve Oliver, N. (2020). ACDC-Tracing: Towards Anonymous Citizen-Driven Contact Tracing. arXiv.

Lawrie, E. (2020). Coronavirus: How does contact tracing work and is my data safe?. BBC News.

Gan, N and Culver, D. (2020). Coronavirus: How does contact tracing work and is my data safe?. CNN Business.

Apple ve Google iş birliğinde gerçekleşen mahremiyeti koruyan temas takip sistemi açıklaması.

Delcker, J. (2020). Coronavirus: Actually, we don’t have an app for that. Politico.

 

Kapak fotoğrafı için tıklayınız.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir