Yangınların Sorumlusu Kim?

Bu yazıyı yazmak için girdiğim haber sitesinde “yangın” sözcüğünü aratınca, sadece son bir haftada girilmiş ondan fazla haber okudum. Aslında hepimiz çok yorgunuz, pandemiden ve onun getirdiği belirsizliklerden. Şimdi Kıbrıs adası olarak bir de mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar ve yangınlar ile savaşıyoruz. Farkındaysanız (maalesef mi denmeli bilemedim) doğal afet olarak yangın diyemedim. Neden mi? Çünkü bu yangınların hepsi bizim insanlarımız tarafından çıkartılmış yangınlar. Ne üzücü.

 

1993’te tam dört gün süren Beşparmak Dağları yangını hâlen daha Kıbrıslılar arasında büyüklerimiz tarafından bir acı olarak anlatılır. Kaldı ki, Kıbrıs yıllık güneşlenme süresi ve sıcaklıklar bakımından yüksek bir ülke, kısacası yangın çıkma riski çok çok yüksek bir ülke. Geçen hafta görüyoruz ki maalesef böyle bir ülkenin bir yangın söndürme helikopteri yok. Yine her türlü olayda dışarıdan talep ediyoruz. Eğer bir devletsek, yangın söndürme helikopterimiz olması gerekmiyor mu? Özellikle bu kadar sıcak bir ülkeysek ve de daha önce böyle bir acıyı yaşamışsak…

 

Geçen hafta normalleşme sürecine girdiğimize sevinemeden, ülkenin her yerinden gelen yangın haberleri ile yıkıldık. Canımız ciğerimiz yandı. Kıbrıs’ın akciğeri asırlık zeytin ağaçları yandı. Kurulması ile KKTC’nin gururu olan ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü zarar gördü, hiçbir zarar almasa bile içerisinde konaklayan öğrencilerin apar topar yurtlardan çıkarılıp güvenli yerlere tahliye edilmesi bile korkunç. Peki tüm bunlar neden oldu?

 

Kişisel hırstan mı? Zevk için içilen sigaranın umarsızca saga sola atılmasından mı? Yoksa piknikten sonra söndürülmeyen mangaldan mı? Ben gerçekten insanların bir şeylere sebep olmasından artık çok yoruldum. Dokunduğumuz her yere zarar veriyoruz. Aklım almıyor, çok mu zor içilen sigarayı yere atmamak? 

 

Önce kendimize sonra çevremize zarar vermeden yaşamayı öğrenmeliyiz ve bu öğrendiklerimizi etrafımızda bu farkındalığa sahip olmayan insanlara öğretmeliyiz. Bu küçücük adada zaten her zorluktan fazlasıyla zarar görüyoruz ve her olaya “artık yeter” manşetleri atmaktan eminim gazeteciler bile sıkılmıştır. Sağlıkla kalın, duyarlı kalın.

 


 

Kaynakça

Site Editörleri, brtk.net, 1995 Beşparmak Dağları yangını

Bir yorum

  1. Doğal güzelliklerimizi koruyarak kullanmaya 7-97 öğrenmeli ve öğretmeliyiz.
    Doğal olmayan bu yangınlar , doğru yönetilmekten uzak olan anlayışın birer sonucudur.
    %99 okuma yazması , %85 lise ve üstü eğitim düzeyimiz var.
    Bir değil 5 helikopter ve söndürme uçağımız olsa ne yazar.
    Mause kullanan olmadığı için çöken erken uyarı sistemi.((
    Ne kadar inandırıcı ?

    Yönetimci yapısı çözüm odaklı olamayınca ne yapmalı?

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir