Hâletiruhiyesi Şaşkın

Cumhurbaşkanı New York’ta, Başbakan da İstanbul’da kamuoyunun tam olarak da ne amaçla yapıldığını bilmediği gezilerine devam ederken ülkedeki siyasi konjonktür aslında pek de olmalarını istedikleri gibi ilerlemiyor.

 

Cumhurbaşkanı’nın ve Başbakan’ın görevlerindeki ilk yılları geride kalmak üzereyken ne Kıbrıs sorunu konusunda ne de iç meselelerde bir arpa boyu yol gidilmemesi, hatta çok büyük kayıplar verilmesi sanmıyorum ki kendileri için bu çok da önemli bir problem teşkil etsin. Kurultay kavgaları, iç çekişmeler, koltuk senin mi benim mi karşılaşmaları ve diğer sair kamu yararını ilgilendirmeyen meseleler ile uğraşan yöneticiler muhakkak toplumdan kopmuş, sorunlara derman bulamayacak durumda varlıklarını sürdürmektedirler.

 

Bu hâl ve şartlarda kendi kurultaylarını dahi gerçekleştirmeye cesaret bulamayan büyük, partisinin kadroları hızla eriyen ortanca ve hükûmeti aylarca kendi kurultayı için sabote edip Pirus zaferi kazanan lideri ile küçük ortak koalisyonlarını devam ettirmek için ya da seçime gitmemek için aslında pek de sebebe sahip olmadan sıradaki adımlarını atmaya çalışmaktalar.

 

Bu şartlarda yeni bir seçim yasağı, açılmadan kapanan bir meclis, yeni vatandaşlıklar, seçim atamaları, kıyak ve peşkeşler derken halkın önüne kurulacak sandık âdeta bir korku filminin kendisidir. Tabii önümüzdeki çıkmazdan da çıkmak için sandıktan başka bir alternatif düşünülmediğinden aksini de talep etmek oldukça zor olacaktır.

 

Ülkede halkın sabrı taşkın, yöneticilerin hâletiruhiyesi şaşkın, ne olacağını bilmez şekilde geleceğe sürükleniyoruz. Bindik bir alamete de bakalım işin sonu nereye varacak.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir