Moda Sektörü ve Çeşitlilik Algısı: Fiziksel Engelli Bireyler

Moda bölümü okumak, sektörün içinde bulunmak veya ürünlerini kullanmak her ne kadar eğlenceli duyulsa ve/veya havalı gözükse de maalesef buz dağının görünmeyen, fark edilmeyen veya fark edilmek istenmeyen kısmı pek de iç açıcı değil. Çoğumuzun da bildiği, en azından düşündükten sonra farkına varabileceğimiz gibi, moda sektörü günümüzde birçok probleme sebep oluyor. Bu problemlerden biri de çoğu markanın “hedef” kitlesinin dışında bulunan bireylerin sektör tarafından tamamen dışlanması ve “çeşitlilik” algısının sektörde hâlâ daha tam olarak yer alamaması.

 

Şu an üzerinde çalışmaya başladığım projemde fiziksel engelleri olan kişileri ilham ve konu olarak aldım. Projenin amacı engelli olan kişilerin yaşam şekillerini kolaylaştıracak şekilde, ihtiyaç, beklenti ve tarzlarına göre yenilikçi ve kapsayıcı bir koleksiyon ortaya çıkarabilmek. Herhangi bir kıyafetten beklentilerini anlayabilmek için görüştüğüm kişiler bana onları daha da iyi anlayabilmem konusunda çok yardımcı oldu. Çoğunun dediği ortak şey ise “Bizim de şık olmaya, kendimizi giydiğimiz şeylerin içinde iyi ve özgüvenli hissetmeye hakkımız var.” gibi bir cümle oldu. Ne kadar da haklılar bir bilseniz!

 

İlk görüşme yaptığım kişi tekerlekli sandalye kullanan, aynı zamanda spastik engeli olan, sadece annesinin yardımı ile giyinebilen biriydi. Kıyafetler hakkında ve genel olarak toplum içinde yaşadığı birkaç sorundan bahsetti ve bunlar üzerine konuştuk. Bana uzun etek giymeyi çok istediğinden, fakat sandalyesine sürekli olarak takıldığı ve lavaboda sorun çıkardığı için giymesinin imkânsız olduğunu söyledi. Kısa etek giymeyi tercih ettiğinde de otururken rahatsız olduğundan, daha konforlu hissedebilmesi için alt olarak tayt gibi esneyen kumaştan ürünleri kullanmak zorunda. Üstlerini ise kendi bedeninden iki numara büyük alıyorlar ki, ailesi onu rahatça giydirebilsin. Ayrıca bırakın kıyafet bulamamayı, tekerlekli sandalye ile sığabileceği bir deneme kabini, hatta bazen mağaza dışında rampa olmadığımdan ürünleri denemeden almak zorunda bırakılıyorlar. Öte yandan, diğer görüştüğüm kişinin de kolunda engeli var ve yalnız yaşıyor. Kıyafetlere eklenen fermuar ve düğme gibi aksesuarları kullanırken güçlük çektiğinden, bazen iş yerindeki arkadaşlarından ona yardımcı olmalarını bile rica ettiğinden bahsetti.

 

Bunlar gibi daha çok örnek var fakat, günümüzdeki imkân, teknoloji, materyal ve teknik bilgi ile bu kişilerin diledikleri kıyafetleri tasarlamak veya ufak dokunuşlarla onlara uygun hale getirmek düşünebileceğinizden çok daha kolay. Bu ufak dokunuşlardan örnek verecek olursam, ünlü bir markanın manyetik düğme kullanarak tasarladığı ürünlerden bahsedebilirim. Ufacık bir düğmenin, detayın değişmesi bile, o kişilerin de önemsendiğini hem bizlere hem onlara gösteriyor ve hayatlarını kolaylaştırabiliyor. Sadece biraz daha düşünmek, farkında olmak ve önemsemek yeterli. Victoria Modesta, Jillian Mercado gibi fiziksel engeli olan kişilerin podyumlarda daha sık yer alması her ne kadar mutlu etse de bu yapılanlar maalesef yeterli değil ve olmamalı. Değişimin daha da hızlanması, bu gereksinimin herkes tarafından fark edilmesi ve engeli olan kişilerin haklarının savunulması gerekiyor. Onlar kimsenin yardımına gerek kalmadan istediği şeyi yapabilmeli, giymeli; çünkü, bunu sağlamak mümkün.

 

Diğer ülkeler ile kıyaslayınca, ne yazık ki Kuzey Kıbrıs’ta engeli olan bireyler ve aileleri tarafından bu eksiklikler her konuda daha da fazla hissediliyor. Engelli bireylerin haklarını savunmak için bir engelimizin olmasına gerek yok, elimizden geleni yapmalıyız. Görüştüğüm ailenin ricası üstüne gittiğim mağazalarda özel deneme kabini, restoran ve benzeri yerlerde ise göremediğimde rampa yapılmasını rica ediyorum artık. Bunu siz de yapabilirsiniz! Eğer sizin de fiziksel engeliniz varsa veya yakın çevrenizde fiziksel engelli birini tanıyorsanız, sizlerin de bu konudaki görüş ve beklentilerini öğrenmeyi çok isterim. Unutmayın: Bu hayatı yaşamak ve paylaşmak için hiçbir engel yok!

 


 

Fotoğraf: Ben Allan, Unsplash.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir