Clair Cameron Patterson

Öz geçmiş

Amerikalı bir jeokimyacı olan Clair Cameron Patterson 2 Temmuz 1922 yılında Iowa eyaletinin Mitchellville şehrinde dünyaya geldi. Akademik hayatına Grinnell Kolejinden mezun olduktan sonra başladı. Doktorasını Şikago Üniversitesinde tamamladıktan sonra profesyonel kariyerine Kaliforniya Teknoloji Enstitüsünde devam etti.

 

Dünyanın yaşının hesaplanması

Patterson, Şikago Üniversitesinden mezun olduktan sonra karısı Lorna (Laurie) McCleary ile birlikte Iowa Üniversitesine yüksek lisans yapmaya gitti ve moleküler spektroskopide yüksek lisans derecesi aldı. Bu başarısından sonra yine Şikago Üniversitesine döndükten sonra Manhattan Projesi için çalıştılar.

 

Manhattan Projesi: ABD, Kanada ve İngiltere tarafından II. Dünya Savaşı’nda nükleer silah üretmek için başlatılmış bir projedir.

 

Patterson, Harrison Brown hocalığında doktora yapmak üzere Şikago Üniversitesine geri döner. Harrison Brown ona hayatını tamamen değiştirecek bir görev verir. Kanyon Diablo Kraterinde bulunan meteor kalıntısını kullanarak dünyanın gerçek yaşını hesaplamasını ister. Kanyon Diablo Kraterini oluşturan meteorun özel olmasının sebebi onun dünyanın oluşumu ile yaklaşık aynı anda oluşmuş olmasıdır.

 

Dünyanın yaşını hesaplamak için Patterson ve ortağı George Tilton meteor kalıntısındaki radyoaktif uranyum miktarını ve kurşun miktarını hesaplaması gerekmektedir.

 

Detay severler için: Meteor içerisindeki uranyumun kurşuna dönüşme miktarına bakarak ne kadar süre geçtiğini ve meteorun yaşını ve dünyanın yaşını hesaplayabiliriz.

 

Uranyum-Kurşun Dönüşümü: Uranyum elementi stabil bir element olmadığından zamanla hiçbir etkene bağlı olmadan sabit bir hızla daha küçük radyoaktif elementlere dönüşür. Diğer radyoaktif elementler de yine daha küçük elementlere dönüşürler; ta ki stabil olan kurşun elementine ulaşana kadar.

 

Ortağı George Tilton meteor örneğindeki uranyum miktarını hassas bir ölçüde hesaplar fakat Patterson‘un kurşun sonuçları birbirinden çok farklı ve hesaplanandan çok yüksek seviyelerde çıkar ve bunun nedeninin laboratuvar ortamında bulunan kurşun kirliliği olduğunu bulur.

 

Kurşun ve kullanım alanları

  • Kolay bulunabilir, işlenebilir ve ucuz.
  • Paslanmadığından dolayı su tesisatları dâhil her yerde hayatımıza giren bir metal.
  • Endüstri Devrimi’nden sonra kurşun her alanda kullanılmaya başladı.
  • 19. yy. ve 20. yy. sonlarında yemek tenekelerinde, bebek mamalarında, makyaj malzemelerinde ve boyalarda dahi kullanılıyordu.
  • 1923 yılında benzin içine motorun daha sağlıklı çalışabilmesi için katılıyordu.

 

Kurşun zehirlenmesi

  • Kurşun vücutta bulunan demir çinko gibi metalleri taklit ederek vücudumuza girer ve bu metallerin yerini alır.
  • Bağışıklık sistemimiz bunu demir zannettiği için hiçbir şey olmamış gibi davranır.
  • Kurşun kanın içerisindeki alyuvarların içine girip vücuttaki demirin yerini alır ve alyuvarların vücuda oksijen taşımasını engelleyerek öncelikle beyinde ve sinir sisteminde hasara yol açar ardından kalp ve bağırsak gibi hayati organlarda da hasara yol açar. Fazla miktarda kurşuna maruz kalınırsa sonuç ölümcül olabilir.
  • Kurşunu vücudunuzdan atmak hiç kolay değildir, içinizdeki kurşun çocuklarınıza ve torunlarınıza kadar geçmeye devam eder.
  • Beyindeki nörotransmitterlerin arasına girerek nöronları bloke etmeye başlar ve böylece öğrenmede zorluk ve beyin hasarları gibi bazı etkiler görülür, çocuklarda bunun etkisi çok daha fazladır.

 

Patterson’un havadaki ve ortamdaki kurşundan tamamen arınmış bir laboratuvara ihtiyacı vardır. Bunun için sıfırdan Iowa Teknoloji Enstitüsünden destek alarak 1952 yılında ilk ultra temiz odayı inşa ederler ve araştırmalarına burada devam eder.

 

Patterson sonunda doğru kurşun değerlerini elde etmeyi başarır ve 1956 yılında “The Age of Meteorites” adlı kitabında ilk kez dünyanın yaşını yüksek hassasiyetle hesaplayabilen ilk kişi olur.

 

Peki havadaki kurşun miktarının hesaplarda 100 kat hata çıkmasını sağlayacak kadar kurşun olmasının sebebi neydi?

Kurşun Roma İmparatorluğu ile başlayarak 19. ve 20. yy. başlarına kadar gitgide artan bir yaygınlıkla kullanılmıştır.

 

Romalılar kurşunun zehirli ve tehlikeli bir madde olduğunu bilmelerine rağmen yine de kurşunu su tesisatlarında, yemek kaplarında, şaraba tat vermek için bile kullanmışlardır. Bazı tarihçilere göre Roma İmparatorluğu’nun çöküş nedenlerinden biri de yaygın kurşun kullanılmasıdır.

 

19. yy. ve 20. yy. başlarına kadar ise kurşun gitgide artan bir yaygınlıkla kullanılmaya başlamıştır:

  • Çocuk oyuncakları
  • Boyalar
  • Makyaj malzemeleri
  • Bebek mamaları
  • Teneke yemek kutuları
  • Benzin (Tetraetilkurşun)

 

 

 

Kısa bilgilendirme: Tetraetilkurşun o kadar tehlikeli bir maddeydi ki Amerikan donanması bu kimyasalı benzine katmadan önce alıp zehirli gaz bombası olarak kullanıyordu.

 

Türkiye’de 1991 yılına kadar kurşun içeren benzin kullanılmaya devam etmiştir.

 

1980 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde kurşunlu benzin kullanımı yok denecek kadar azaldı ama 1996’ya dek tamamen yasaklanmadı.

 

Patterson benzine katılmış olan kurşunun egzozdan çıkarken havaya karıştığını ve bunun çevreye ve insanlara ciddi derecede zarar verdiğini görebilen ilk kişiydi ve bunu kanıtlamak için okyanusa açıldı ve derin ve sığ sulardaki kurşun miktarlarını gözlemledi. Sığ sularda derin sularda olması gerekenden çok daha fazla kurşun vardı. Bu havadaki yüksek miktardaki kurşunun deniz suyuna karışmasından kaynaklıydı. İleride Antarktika’ya gidip oradaki buzullardan da örnekler alıp havadaki kurşun miktarının yüz yıl öncesinden katbekat daha yüksek olduğunu kanıtladı.

 

General Motors tarafından tutulan bir bilim adamı kurşunlu benzin satışının kesilmesini önlemek amacıyla havadaki kurşun miktarının yıllardır hep aynı olduğunu gösteren yanıltıcı bir araştırma yayımladı. Bunun üzerine Patterson’a petrol şirketleri tarafından kurşun kirliliğini araştırmayı bırakması için cezbedici teklifler sunuldu fakat Patterson olayın ciddiyetinin ve insan sağlığının çok büyük bir tehlikede olduğunu bildiğinden dolayı ertesi gün yaptığı araştırmaları yayımladı. Petrol şirketleri Patterson’u işinden etmeye çalıştılar fakat bazı Amerikan kurumları Patterson’a destek çıktı ve onun görüşlerinin kamuoyuna duyurulmasında yardımcı oldular. Kamuoyuna yapılan davalarda 20 yıla yakın bir uğraş sonucunda Patterson benzinde ve insan sağlığına zarar verebilecek yerlerde kurşun kullanılmasının yasaklanmasını sağladı ve dünyayı bekleyen bir felaketin önüne geçmiş oldu.

 


 

Kaynakça

Sagan, C., Tyson, N. d. (2014). Cosmos, The Clean Room, National Geographics.

 

 

 

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir