Bu yazımda gittiğim en farklı modern sanat müzesinden bahsedeceğim. Orijinal ismi “La Demeure du Chaos” İngilizce karşılığı “Abode of Chaos” olan müzenin ismi Türkçeye “Kaos Evi” olarak çevrilebilir. Neden bu ismi aldığını anlamak zor değil. Müzedeki tüm resimler, grafikler, heykeller ve eşyalar bir arada olunca âdeta bir kaos yaratıyorlar.
Thierry Ehrmann tarafından kurulan müzeyi kaotik yapan tek şey içindekiler değil, aynı zamanda dış cephesi. Fransa’nın Saint-Romain-au-Mont-d’Or kasabasında bulunan müzenin içinde bulunduğu kasabayla yakından uzaktan alakası yok. Saint-Romain-au-Mont-d’Or’a vardığınızda, kasabanın sakinliği göze çarpıyor, etrafta ağaçlar ve evlerden başka bir şey yok. Tabii ki bu sakinlik “Kaos Evi”ne gelene kadar sürüyor. İçerideki hengâmenin yanı sıra, turist akını da size kendinizi başka bir yerde hissettiriyor. Ehrmann bu tezatlığı pekiştirmek için mi müzeyi buraya kurdu merak ediyorum.
Saint-Romain-au-Mont-d’Or kasabası
Kaos Evi’nin uzaktan görünüşü
Bir ziyaretçi olarak izlenimim modern sanatın gerçekten de sınır tanımadığı olmuştu. Duvarlarda, ağaçların dallarında, ekranlarda, çöp kutularında, yani içerideki her somut cisimde incelenecek şeyler var. Kısacası her şey her yerde! En yaygın olan eserler politik grafitiler, kuru kafa heykelleri ve ünlü isimlerin portreleri. Ayrıca her köşede alıntılar ve düşündürücü sözler görmek mümkün.
“Kaos Evi” sadece hafta sonları ziyaretçilere açık. Konsept olarak hafta içinde dünyanın dört bir yanından gelen sanatçılar burada konaklıyor ve aynı zamanda eserlerinin üzerinde çalışıyorlar. Yolunuz Fransa’nın Rhone-Alpes bölgesine düşerse burayı görmenizi tavsiye ederim. Fransa’nın ikinci büyük şehri olan Lyon’dan Saint-Romain-au-Mont-d’Or kasabasına ulaşım oldukça kolay. Modern sanat size göre olsun veya olmasın, burayı ziyaret etmenin farklı bir deneyim olacağına eminim. Beni en çok etkileyen şeyler, müzedeki kargaşanın yarattığı atmosfer ve kasabayla müzenin zıtlığı olmuştu.
