Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kıbrıs ziyareti sırasında kahvaltıda bir grup genç ile görüştü.
Gerçekten demokratik bir ortamda gençliğin sesinin aktarılması için kaçırılmaması gereken bu fırsat, maalesef son derece düşündürücü bir şekilde hayata geçti.
***
Görüşme sırasında salonda yer alan işarette “Kıbrıs Gençlik Kolları” yazmaktaydı. Bunun yanında sadece Türkiye bayrağı yer almakta, KKTC bayrağı yer almamaktaydı.
Üzerinde parti amblemi yer almasa da burada kast edilenin AK Parti Kıbrıs Gençlik Kolları olduğu ortadadır.
AK Parti Kıbrıs Gençlik Kolları kisvesi altında gerçekleştirilen bu tür bir buluşmaya ülkemizden gençlerin katılım göstermesi endişe verici bir durumdur.
Siyasi görüşü ne olursa olsun Kıbrıs Türk gençliğinin sesini duyurması için Türkiye siyasi partilerinin gençlik kollarına ihtiyacı yoktur. Bu ülkede faaliyet gösteren köklü veyahut yeni birçok siyasi partide, bu partilerin gençlik kollarında kendine yer bulabilir. Bunların yanı sıra kökleşmiş, geniş bir yelpazeye sahip bir sivil toplum kuruluşu kültürümüz vardır.
Sorunları elbette ki olsa da bağımsız demokratik kültürümüzden uluslararası aktörlerin raporlarında her daim övgüyle bahsedilmektedir. Müzakere edilecek çözüm modeli her ne olursa olsun, bu kültürümüz uluslararası bir itibar sağlamakta ve elimizi güçlendirmektedir.
Bu kültürü korumak her gencimizim görevidir.
Hâl buyken, üstelik de ekonomik protokollerden hükûmet programına burada bağımsız bir yapı oluşturulması hedeflenirken, UBP Gençlik Kollarından gençlerin AK Parti Gençlik Kolları etkinliği olarak düzenlenen, KKTC bayrağının olmadığı bir görüşmede yer alması üzücüdür.
***
Bu noktayı geçelim.
Görüşmedeki katılımcıların nasıl belirlendiğine dair herhangi bir açıklama gerçekleşmedi. Görüldüğü kadarıyla katılımcıların tümü erkek olmakla beraber, yukarıda da değindiğim gibi katılımcılar arasında UBP Gençlik Kollarına mensup gençler yer aldı.
Bu katılımcılar Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlılıklarını ifade eden arkadaşlarımızdır.
Kıbrıs Türk toplumu cinsiyet eşitliğini en azından ideal olarak benimsemiş bir toplumdur. Böyle bir görüşmede masanın etrafında gözüken bir genç kadının dahi olmaması kabul edilebilir değildir. Bu her şeyden önce Kıbrıs Türk kadını başta olmak üzere hepimiz için çok onur kırıcıdır. (Yazar notu: Katılımcıların cinsiyetleriyle ilgili olarak bir düzeltme yayımlama ihtiyacı hissettim. Aşağıda bulabilirsiniz.)
Atatürkçülük kadının siyasi temsiliyetine büyük önem verirken, çoğu batı ülkesinden önce kadınlara oy verme hakkı kazandırıp TBMM’ye 18 kadın milletvekili sokmuşken, bu etkinlikte odada tek bir kadın olmaması Atatürk ilkeleriyle bağdaştırılamaz. Bu arkadaşlarımızın Atatürk ilkeleriyle bu etkinliği nasıl bağdaştırdıklarını hepimize açıklamaları gerekmektedir.
***
Hâlbuki böyle olmak zorunda değildi.
Böylesi önemli bir görüşmeden önce gençlik arasında geniş çaplı bir forum düzenlenebilirdi.
Demokratik kültürümüzde kutuplaşmaya yer yoktur. Zaten gençler olarak aynı gemide olduğumuzdan esasen dertlerimiz de ortaktır. Gençlerin asgari müşterekleri belirlenebilirdi. İşsizlik, beyin göçü, güvencesizlik, spor ambargosu, toplu taşımasızlık gibi tüm gençlerin gündemindeki hususlarda konuşulanlar, kadın-erkek, farklı görüşlere mensup gençler tarafından uyum içinde aktarılabilirdi.
Biz gençler meşaleyi ileriye taşımak zorundayız. Türkiye’den gelen misafirlerimize de Kıbrıs Türk halkı olarak en iyi yanlarımızı el birliğiyle göstermek zorundayız.
Bu noktada UBP gençliğinin oynayacağı rol de çok önemlidir.
UBP gibi köklü bir partinin geleceği nasıl kişilerce, nasıl bir yaklaşımla belirlenecektir? Kadın-erkek eşitliğini, Atatürk ilkelerini sözde değil özde benimseyen, irademizi ve itibarımızı koruyan bir anlayış mı hâkim olacaktır? Yoksa bunlar göz ardı edilerek geleceğimize zarar mı verilecektir?
***
Tabella’da da olduğu gibi, ülke gençliğinin demokratik bir ortamda gündemini belirleyeceği, sesini duyurabileceği, kutuplaşmadan birbirini dinleyebileceği imkânlar yaratma çabası, olması gerekendir ve devam edecektir…
Düzeltme (22 Temmuz tarihli): Toplantının katılımcılarından Enes Obuz tarafından 10 kadar kadın katılımcı olduğu tarafıma bildirilmiştir, bilgilendirme için kendisine teşekkür ederim. Bu nedenle yukarıda kullandığım “tek bir kadın olmaması”na dair ifadeler doğruluk taşımamaktadır. Bununla birlikte bu yanlış anlama konuyla ilgili dışarıya verilen tek bilgi olan fotoğraflarda (yukarıda olan gibi) sadece erkeklerin görülmesi nedeniyle yaşanmıştır, yani şeffaf bir bilgilendirme olmamasının sonucudur. Bu yazıyı bir gazeteci iddiasıyla değil, bir genç olarak kaleme aldığımı vurgulamak isterim. Yine de bu yanlış anlaşılmadan ve bununla alakalı olarak abartıya kaçmış olabilecek eleştiriden dolayı özür dilerim. Bunun yanı sıra masanın başında, Sn. Oktay’a yakın taraflarda herhangi bir genç kadının oturmaması net olarak göze çarpmaktadır, ayrıca katılımcı kadınların da oransal olarak hâlen az oldukları anlaşılmaktadır. Hâlbuki böylesi bir etkinlikte genç kadınların da en ön saflarda yer alması gerekmektedir. Atatürk ilkeleriyle bağdaştırma konusundaki eleştirimi tamamen geri çekmem dolayısıyla söz konusu değildir.
Fotoğraf için tıklayınız.
Kardeşim Atatürk ilkeleriyle bu toplantıya az sayıda kadının katılmasının ne ilgisi var anlayamadım . Sanki toplantıyı düzenleyenler sadece erkekler için düzenlemiş gibi yorum yapmışsınız . Belli ki UBP gençlik kollarının ağırlıklı davet edildiği bir toplantı. Şunu sormak lazım acaba UBP gençlik kollarında kaç tane kadın var? Çok sayıda var da davet mi edilmedi yoksa zaten fazla yok mu? Yoksa çok var da kendileri icabet etmeyi tercih etmedi mi? Bunları bilmeden “Atatürk İlkelerine aykırı” olmaktan bahsetmek hiç olmamış…