Turizm ve Çevre Bakanımız Fikri Ataoğlu, yazdan beri konuşulan naylon vergisinin 1 Aralık’tan itibaren yürürlüğe gireceğini açıkladı. Verginin naylon poşet başı 20-25 kuruş olması konuşuluyor. Bu KKTC için çok umut verici bir adımdır. Tek kullanımlık ve geri dönüştürülemeyen plastik kullanımı adamızda çok az konuşulan ve zararları katiyen dikkate alınmayan bir sorundur. Bu dikkatsizlik özellikle sosyal medyada bu habere verilen tepkilerden de çok açık bir şekilde görülmektedir. Peki bu vergiyi uygulayınca ne gibi yararları olacak?
Dünyanın birçok ülkesinde hâlihazırda bulunan vergi, naylon poşet kullanımını ciddi anlamda düşürmüştür. İngiltere’de bu verginin etkileri çok açık. İlk senesinde kullanımda en büyük 7 süpermarkette %83 azalma görülüyor ve verilen istatistiklerde insan başı kullanım 140 poşetten 25 poşete inmiş.[1] İrlanda’da vergi konulduğundan beri, naylon poşetten olan kirlilik 40 katı azaldığı görülüyor.[2] Avrupa’da bu vergiyi uygulayan ilk ülke olan Danimarka’da ise senelik kullanımın 800 milyondan 400 milyona düştüğü görülmüştür.[3] Peki plastik kullanımı neden bu kadar karşı çıkılan bir konu oldu?
Son zamanlarda artan çevre kirliliği ve doğaya verilen hasarlar birçok insanın ve ülkenin dikkatini çekmektedir. Özellikle denizlerimize verilen zararlar çok ciddi sorunlar doğurmakta ve birçok deniz hayvanını etkilemektedir. 510,1 milyon kilometrekare olan dünyamızın %70’ini oluşturan sularda 2050 yılında kilo bazında balıklardan çok plastik olacağı öngörülüyor.[4] Çok sıklıkla balıkların ve diğer su canlılarının ölümlerini ve midelerinde bulunan plastikleri duyuyoruz, geçen hafta çıkan bir haberde Endonezya’da bir ispermeçet balinası midesinde yaklaşık 6 kilo plastikle bulunmuştu ve bu 25 naylon poşet, 115 plastik bardak, 2 parmak arası terlik, 4 plastik şişe ve bunun gibi birçok küçük plastik parçasından oluşmaktaydı.[5] Bu haberler insanların sorumlu bireyler olması ve doğaya daha saygılı olması gerektiğini açık bir şekilde ortaya koyuyor. Peki “napacayik naylonsuz”?
Kıbrıs için 20-25 kuruşun hala artırılabilir bir rakam olduğu kanaatindeyim çünkü birkaç 25 kuruşu bir araya koymadığımız sürece sudan başka alabileceğimiz bir şey yok. Sırt çantalarımız ve el çantalarımızı markete götürme alışkanlığı da Kıbrıs’ta erkenden oturacak bir düşünce tarzı değil diye düşünüyorum ama Kıbrıs’ta artık “Al annem 3-4 dane fazladan da evde bulunur nayloncuk.” diyemeyeceğimiz ve biraz olsun farkındalık yaratacağı kesin. Bence asıl soru, bu verginin ne için kullanılacağı.
Referanslar:
[1] İngiltere istatistikleri: https://www.gov.uk/government/publications/carrier-bag-charge-summary-of-data-in-england/single-use-plastic-carrier-bags-charge-data-in-england-for-2016-to-2017
[2] İrlanda istatistikleri: https://ieep.eu/uploads/articles/attachments/0817a609-f2ed-4db0-8ae0-05f1d75fbaa4/IE%20Plastic%20Bag%20Levy%20final.pdf?v=63680923242
[3] Danimarka istatistikleri ve diğer ülkeler hakkında bilgiler: https://study.com/blog/which-countries-have-banned-plastic-bags.html
[4] Ellen MacArthur Foundation raporu, 2050 yılı öngörüsü ve çok daha fazlası: https://www.ellenmacarthurfoundation.org/assets/downloads/EllenMacArthurFoundation_TheNewPlasticsEconomy_Pages.pdf
[5] İspermeçet balinası hakkında haber: https://www.theguardian.com/environment/2018/nov/20/indonesia-dead-whale-had-1000-pieces-of-plastic-in-stomach