Destek, bir şeyin yıkılmaması için konulan dayanak demek.[1] Aslında bu biraz fiziki bir tanım olsa da çok doğru ve dürüst sayılabilir bence. Fakat sorun şu ki sadece duvarların ve inşaatların desteğe ihtiyacı yoktur, aynı zamanda insanların ve onların duygularının, hislerinin ve düşüncelerinin de desteğe ihtiyacı vardır.
Sadece ailemizden, arkadaşlarımızdan gelen destekten bahsetmiyorum. Her ne kadar en gerekliler arasında önce aile desteği gelse de başka desteklere de ihtiyacımız var. Mesela devletten destek. Her sene “yüksek lisans/doktora ihtiyaç alanları” listesi çıkıyor ve bu bölümlere burslar veriliyor, şanslıyız ki. Ama bu bölümlerde eğitimini tamamlayan kişilere iş desteği verilmiyor.
Onun yerine hâlihazırda olan işler, işletmeler devam ediyor ve bizlere “Gelmeyin. Orada kalın.” deniyor. Evet YAGA ve KOBİGEM gibi girişimcilere destek veren projeler var ama yeni alanlar çıkmıyor. Bizler yüksek lisans, doktora yapıp ülkemize döndüğümüzde ya da en az 5 sene gerçekten çok iyi iş tecrübeleri kazandığımızda, ülkemizde gelip sadece ve sadece memur olabiliyoruz.
İnsanın aklına şu soru geliyor sürekli: “Ben ne için uğraşıyorum? Ne için bu kadar zamanımı ve enerjimi harcayıp çalışıyorum?”
Mesela AB Bursu alırız, hatta o bursu almak için bir motivasyon mektubu yazarız. Çoğunda bu mektupların “Ülkeme gelip bir işletme kurmak isterim, üretimi yapmak isterim.” gibi süslü cümleler vardır. Ama kimi kandırıyoruz ki? Ülkeye Türkiye’den ithal edilen her ürün bizim üreteceğimizden daha ucuz olduğundan piyasada, Kıbrıslı terimiyle söyleyecek olursak, “bizi yerler”. Kendi ülkemizin bize güvence vermesini istemek sanırım çok fazla bir istek olmamalı.
Küçük, ekonomisi olmayan bir ülkenin değişmesini istiyoruz belki ama bence çok şey değil. Çünkü elimizi taşın altına koymaya hazır bir biçimde okuyoruz bu bölümleri, başka ülkelerde elimizi taşın altına, özellikle fiziksel olarak ailemizden uzakta olduğumuz yerlerde, koyabiliyorsak ülkemizde neden yapamayalım? Singapur yapabilmiş.[2]
Aile desteği ve çevre desteğinden de bahsetmek isterim. Ben şanslı kişilerdenim ki ailem desteğini hiç benden esirgemedi ve ne zaman yeni bir adım atmak istesem hep arkamda durdular. Aynı şekilde yakın arkadaşlarım da öyle, bu sebeple ailem oldular. Zaten “Arkamızda durmayacaksalar neden varlar?” denebilir tabii. Arkanızda durmayanların ya da en azından yanınızda durmayanların gerçek aileniz, çevreniz olup olmadığını sorgulayabilirsiniz fakat herkesin değer yargıları, düşünceleri farklıdır.
Her ne kadar duygu, düşünce ve değerler farklı olsa da destek bir insana verilebilecek en önemli şeylerden biridir. Birini koşulsuz sevebilirsiniz ama seçimlerine ve adımlarına saygı duymak, destek vermek ayrı bir şeydir. Birine kendini yalnız hissettirmemek. Kalabalıkta yalnızlık çok zordur. Empati kurup karşımızdakinin motivasyonunu, değerlerini anlayıp desteklemeye özen göstermeliyiz.
Çevremizde, adım attığımızda bize “Ne gerek var şimdi?”, “Doğru mu bu?” ya da “yapma” diyen ve yargılayan değil; “Nereden başlıyoruz?” diyen kişiler gereklidir. Takdir, desteğin bir diğer türlüsü olsa da insana gereklidir. Aynı insanın insana gerekliliği gibi.
Sizleri çevrenizdekilere koşulsuz destek vermeye ve çevrenizdekileri destek süzgecinden geçirmeye davet ediyorum.
Referanslar
[1] Güncel Türkçe Sözlük. (2019). “Destek”. Türk Dil Kurumu.
[2] Canlıbel, S. (2019). “Kimi Örnek Alalım?” Tabella.
Fotoğraf için tıklayınız.