“Linobambaki” Rezaleti

Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, Türkiye’de Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi isimli oluşumun düzenlediği “Doğu Akdeniz’deki Gelişmeler ve Kıbrıs” konulu bir konferans verdi. Bu katıldığı konferansta kendisine gelen bir soru üzerine Sayın Arıklı’nın verdiği cevap aleni şekilde bir etnik ayrımcılığın tanımı oldu.

 

YDP çizgisinde yayın yapan KHS’nin haberine göre Sayın Arıklı’nın cümleleri şu şekilde:

“Bir tarihçi olarak şunu iftiharla söyleyebilirim ki Kıbrıs Türkleri dünya Türklüğü içerisinde safiyetini koruyan belki de tek halktır. Ama 1878 de İngilizler Adayı aldıklarında bir nüfus sayımı yapmışlardı.  Bu nüfus sayımında Müslüman ve Hristiyanların yanısıra 1500 kişilikte Linobambaki denilen bir grup daha tespit etmişti. Bu Linobambakiler işine geldiğinde Müslüman işine geldiğinde Hristiyan olan ne idüğü belirsiz bir gruptu. Linobambakilerin sayısı şimdi 7-8 bin kişi olmalıdır. Bunların bir kısmı şu anda KKTC de yaşıyor olabilir. Bu kişilere dikkat etmek gerekiyor”

 

Kimdir ve nedir bu Linobambakiler?

 

Yunancada keten anlamına gelen λινό (lino) ve pamuk anlamına gelen βαμβάκι (vamvaki) kelimelerinin birleşmesinden ortaya çıkan bir kelimedir. “bir öyle bir böyle” anlamında oluştuğu tahmin edilir. Başta Osmanlı döneminde gayrimüslim halktan alınan vergilerden kaçınmak ve diğer muhtelif sebeplerden dolayı Müslüman olan ve resmî kayıtlarda Müslüman olarak yazılıp gerçek hayatta iki arada bir derede kalan yerli bir Kıbrıslı grubudur.

 

Önceki yıllarda, özellikle İngilizlerin adaya hâkim olduğu dönemlerde halk Rum-Türk olarak değil Müslüman-gayrimüslim şeklinde ayrılırdı. Nüfus sayımları da bu şekilde yapılırdı. Bu sayımlarda Linobambakiler Müslüman grubuna dâhil edilmiştir. Zaman içerisinde adadaki Müslüman halk kendisini Türk olarak ifade etmeye başlayınca hem Linobambakiler Türk, hem de Linobambaki köyleri Türk köyleri olarak kabul edilmeye başlamıştır.

 

Lurucina (Akıncılar) köyü buna bir örnektir. Aslen Luricinalı olmasa da Luricina’da büyüyen Niyazi Kızılyürek, kitaplarında bu durumdan çokça bahsetmiştir. Luricina’da benim de şahsen duyduğum hikâyeler vardır. 77 yaşındaki bir Luricinalı ile yaptığım sohbette babasının erken yaşlarda Türkçe bilmediğini ve sonradan öğrendiğini söylemiştir. Kendisi bir milliyetçi olduğu için de bu durumu açıklarken “maalesef” tabirini kullanmıştır.

 

Günümüzde ise Linobambaki kökenli kişiler birçok Kıbrıslı Türk’ün ataları arasındadır. Gerek köylerden şehirlere geçişin yapılmasından gerekse bu Linobambakilerin -ve Kıbrıslı Türklerin- zaman içerisinde “Türkleşmesi” nedeniyle bu grubun izleri belirgin değildir. Linobambakilerin o dönemki yaşam tarzının Kıbrıslı Türklerin bugünkü yaşam tarzına benzediği konusunda iddialar da vardır. Linobambakilerin bir kısmı Müslüman olduklarını belirtse de domuz tüketip, alkol almakta ve oruç tutmamaktaydı.

 

Kıbrıslı Türklerin gerek genetik gerekse sosyokültürel havuzlarına Linobambakilerin direkt katkısı vardır. Bugün birçok Kıbrıslı Türk’ün en azından bir Linobambaki (veya Kıbrıslı Rum veya Maronit) ataya sahip olması oldukça olasıdır. Bir tarihçi ve milletvekili olan Sayın Arıklı’nın bunun bilinci ile böyle bir açıklamaya girişmesi bir fiyaskodur. Bulunduğu ortama göre söylemlerini yumuşatıp sertleştiren Sayın Arıklı, Cumhuriyet Meclisinde veya Kıbrıslı Türk medyasındaki röportajlarında daha “ılımlı” ifadeler kullanıp farklı kitlelere veya bu konferansı düzenleyen aşırı sağ oluşumlarla bir arada olduğunda (belki de coşkuya kapılarak) daha sert ve ayrıştırıcı ifadeler kullanmaktadır.

 

“Bunların bir kısmı şu anda KKTC’de yaşıyor olabilir. Bu kişilere dikkat etmek gerekiyor.” ifadelerini kullanan Sayın Arıklı neyi ima etmektedir? Linobambakilerin kendi “arı ırk” tanımına uymadığı ve bu kişilerin hâlen “gizli Hristiyanlar” olduğunu mu düşünmektedir? Linobambaki soyundan gelenler fena da diğer Kıbrıslı Türkler “temiz” midir? Kıbrıslı Türk olarak “saflığımızla iftihar eden” Sayın Arıklı, kendine göre “saf” olmayan Kıbrıslı Türklerden utanmakta mıdır? Bu “saf” olmayan Kıbrıslı Türklerin nelerine dikkat edilmelidir?

 

Sayın Arıklı’nın yaptığı etnik ayrımcılık kabul edilemez bir davranıştır. Halkımız arasında etnik kökene dayalı bir ayrıştırma içerisine girmiştir ve bu bir suç teşkil etmektedir. Burası Nazi Almanyası değildir. Kendisine bir “arı ırk” hülyası oluşturmasına ve bu “arı ırk” hülyasının dışında kalanlara ise “dikkat edilmesi” gerektiğini söylemesine müsamaha edilemez.

 


 

Fotoğraf kaynağı için tıklayınız.

 

2 yorum

  1. Gizli Hristiyanlığın (Linobambakilik) Osmanlı topraklarının her yerinde geçerli olduğunu ve Sayın Arıklı kendisi de çok yüksek ihtimalle linobambaki olduğunu biliyor mu!

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir